12 Nisan 2016 Salı

Yeni Protokol'deki cezai şart değişiklikleri

Tekrar merhaba,

Geçen hafta "Protokol değişti ama metin henüz paylaşılmadı, cezai şartlara neler olduğunu henüz bilmiyoruz" demiştik.

Sonraki günlerde beklenen paylaşım yapıldı. Cezai şartlarda ve uygulanma esaslarında en göze çarpan değişiklikler şunlar:

5.2 - Savunma

Maddedeki önemli değişiklik, sonunda eklenen cümlede.

"Sözleşme feshi, uyarı ve cezai şartlara yapılacak itirazlara ilişkin olarak Protokol taraflarınca ortaklaşa üst itiraz komisyonu oluşturulacaktır."

Şimdiye kadar böyle bir itiraz mekanizması yoktu. Cezai şarta maruz kalan eczacının bunu iptal ettirmesi için yapabileceği tek şey dava açmaktı. Yapılan değişiklikle itiraz imkanı getiriliyor. Çok iyi görünen ama çok kötü de olabilecek bir değişiklik.

İyi tarafları:

- Dava açmak uzun bir yoldur. Hiçbir dava 1-2 yıldan daha kısa sürmez. İtiraz yolu davaya gerek bırakmayacak kadar iyi işlerse, eczacıların sorunları çok daha kısa yoldan çözülmüş olur.
-. Dava açmak masraflı da bir yoldur. Davayı kazandığınız takdirde, vezneye ödediğiniz harç ve gider avanslarını geri alırsınız elbette ama, başta tüm o masrafları sizin karşılamanız gerekir.

Kötü - olabilecek - tarafları:

- Davayı açtığınızda, cezanın dava devam ederken uygulanmaması için ihtiyati tedbir kararı alma ihtimaliniz yüksek. Peki Komisyon böyle bir karar verebilecek mi? İtiraz etmiş olmak o cezanın uygulanmasını durduracak mı? Eğer durdurmayacaksa, bu eczacının son derece aleyhine bir durum olacaktır.

Diyelim ki ceza geldi. İtiraz ettiniz. Ama bu esnada fesih ve kesinti uygulaması başladı. İtirazın henüz sonuçlanmamasına rağmen, hem kesintiniz hem de varsa feshiniz devam edecek mi? Edecekse, sonunda siz haklı çıktığınız takdirde, yapılan kesinti ve feshin tazmini nasıl olacak?

- Dava açmak için önce itiraz yolunu tüketmiş olmak gerekecek mi? Yani diyelim ki ben reçete bedelinin 5 katı kadar ceza aldım. Dava açıp bunu iptal ettirmek istiyorum. Önce Komisyon'a gitmiş olmalı mıyım? Bu benim dava yoluyla zaten geç alacağım hakkımı iyice geç alabilmeme sebep olmaz mı? Doğrudan dava açsam bir yıl bekleyeceğim evet, ama bu şekilde üzerine birkaç ay daha eklenmeyecek mi? Hele ki o birkaç ay içinde tedbir uygulanmıyorsa, işim iyice zorlaşmayacak mı?

Bir de şöyle, bana "tuhaf" gelen bir tarafı daha var:

- Bu davayı zaten "SGK isabetli bir karar veremedi, sorunu yargının çözmesi gerekir" diyerek açıyoruz. Aynı kararı aynı kuruma "Şuna bir daha bakın" diye götürmenin çözüme faydası olup olmayacağından gerçekten şüpheliyim.

5.3.2 - İmzanın ilacı alan kişiye ait olmaması

Bu maddede iki değişiklik var. Birincisi, "reçete sahibinin yakını" ifadesi "ilacı alan kişi" olarak değiştirilmiş. Eh fena da olmamış, nitekim eczacı ilaçları teslim alan kişinin hastanın gerçekten yakını olup olmadığını bilemez ve bilmek zorunda da değildir.

Eskiden 5 kat olarak cezai şart tutarı da 2 kata indirilmiş.

5.3.5 - Teslim edilmeyen ilaç

Buradaki ilk değişiklik de yine, "hasta yakını" ifadesinin "ilacı alan kişi" haline gelmiş olması.
Yine, 5 kat olan cezai şart iki kara indirilmiş.

Bir de, olayın tekrarı halinde uygulanacak ceza "reçete" bedelinin 10 katı iken, şimdi "ilaç" bedelinin on katı olmuş.

İlk uygulandığında da zaten ilaç bedelinin beş katı uygulandığından, olması gereken bir değişiklik.

5.3.9 - Gerçeğe aykırı reçete kaydı

Burada sadece tekrar haline ilişkin değişiklik var. Bu durumda iki yıllık olan fesih süresi 1 yıla indirilmiş.

5.3.12 - Muvazaa

Yeni bir cümle eklenmiş. "Eczacı tarafından eczanenin muvazaalı olarak işletildiğinin kuruma bildirilmesi halinde eczanenin ekranı kapatılarak tüm ödemeleri durdurulur."

6.10 - Önceki Protokol zamanından kalan reçeteler

Aslında esas aynı. Deniyor ki, reçeteleriniz eski protokol zamanından kalıp da bu yeni protokol zamanında incelenmişse, yeni protokol uygulanır.

Fark şurada; eskiden bu durum sadece fesihle ilgili cezalarda  geçerliydi. Fakat şimdi uyarı ve parasal cezai şartlar bakımından da uygulanacak.

6.11 - Protokol değişikliğinden önce gelmiş olan cezai şartlar

Buradaki değişiklik önemli. Adım adım gidelim,

- Diyelim ki önceki protokolden cezai şart/fesih aldınız
- Buna dava da açtınız
- Derken bu yeni protokol yürürlüğe girdi

Eğer protokol yürürlüğe girdiğinde sizin davanız henüz tamamen sona ermemişse, yeni protokolüm uygulanmasını isteyebiliyorsunuz.

Bunun için mevcut davadan feragat etme şartı da yok.

Fakat tahsil edilmiş olan cezai şart size iade edilmiyor.

Yani diyelim ki 5.3.9'dan 20 kat ceza + iki yıl fesih almıştınız. İptali için dava açtınız, davanız devam ederken protokol değişti. Kuruma başvurarak yeni protokole göre 1 yıllık fesih uygulanmasını talep edebiliyorsunuz.

Bunun için davadan feragat etmeniz gerekmiyor. (SGK böyle bir talepte bulunur mu henüz bilmiyoruz ama bulunmak için yasal dayanağı yok.)

Fakat sizden önceden kesilmiş olan bir miktar varsa, bu size iade edilmiyor. (Zaten sırf bu yüzden bile, sizden feragat istememeli. Belki davayı kazanacaksınız ve SGK size onu geri ödemek zorunda kalacak?)

*

Cezai şartlara ilişkin en belirgin değişiklikler şimdilik bunlar.

Sahte reçetesiz ve tüm ilaçları hastanın bizzat gelip kendisinin teslim aldığı günler dilerim :)

Sevgiler,
Av. Göksun.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder